TÜRK LİRASI TALEP, ISLAHLA ABD DOLARINA ÇEVRİLEMEZ. (28.2.2023)

Y A R G I T A Y   K A R A R I

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı Şirketin Suudi Arabistan’da bulunan şantiyesinde 13.04.2013-01.05.2015 tarihleri arasında saha sorumlusu topograf olarak çalıştığını, davacının iş sözleşmesinin 01.05.2015 tarihinde haksız olarak feshedildiğini, davacının günde ortalama beş saat fazla çalışma yaptığını, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil günlerinde de çalışmasına devam ettiğini belirterek kıdem ve ihbar tazminatı, fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının davalıya ait işyerinde 15.04.2013-30.04.2015 tarihleri arasında topograf olarak çalıştığını, davalı Şirketin merkezinin İstanbul’da olduğunu, Suudi Arabistan’da proje aldıklarını ve bir şirket ile proje için anlaşma yaptıklarını, 17.05.2016 tarihinde bu şirketçe işin yapılmasının askıya alındığını, faaliyetin sona erdirilmesi talimatını verdiğini, davacının iş sözleşmesinin bu sebeple işletmesel nedenlerle geçerli nedenle feshedildiğini, tüm hak ve alacaklarının ödendiğini, davacının 08.00-17.00 saatleri arasında çalıştığını, fazla çalışma yapılması durumunda ücretinin ödendiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının 15.04.2013 – 31.12.2013 döneminde davacı iddiaları ile uyumlu davalı tanığı M.D’nin beyanına göre haftanın 6 günü 07.00-18.00 saatleri arasında çalıştığı, buna göre haftalık fazla çalışma süresinin 15 saat olduğu, 01.01.2014 – 30.04.2015 tarihleri arasında davacı iddiaları ile uyumlu davacı tanık beyanına göre haftanın 3 günü 07.00 -18.00 saatleri arasında, haftanın diğer 3 günü 07.00-20.00 saatleri arasında çalıştığı, buna göre  haftalık fazla çalışma süresinin 19,5 saat olduğu, iş sözleşmesinin davalı işverence haksız feshedildiği, ulusal bayram genel tatil çalışmasının bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuşlardır.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; mahkeme kararında alacak miktarının eksik hesaplandığını, hükme esas bilirkişi raporu uyarınca müvekkilin fazla çalışma alacağının 32.310,00 USD (ABD doları) olduğunu, Mahkemenin bu değer üzerinden karar vermesi gerekmekte iken bilirkişi raporunda TL olarak belirtilen değeri ıslah tarihindeki ABD doları kuruna bölerek eksik ve hatalı karar verdiğini, Mahkemenin ıslah dilekçesini eksik ve hatalı olarak değerlendirdiğini, davalarını ıslah etmiş olmalarına rağmen TL ve ABD dolar üzerinden hüküm kurulduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde; fazla çalışmanın ispatı hususunda ispat yükünün davacı işçiye düştüğünü, talep edilen fazla çalışma ücretlerinin Yargıtay uygulaması doğrultusunda yazılı belge olması durumunda tanık beyanına itibar edilemeyeceğini, davacı tanıklarının tutarlı beyanda bulunmadıklarını, davacı tanıklarının davalı işveren aleyhine dava açmış olmaları nedeniyle aralarında menfaat birliğinin var sayılacağını, bu hâlde ise davacı tanık beyanlarına itibar edilemeyeceğini, bilirkişi raporunun denetime elverişli olmadığını, Mahkemenin yaptığı araştırmanın yeterli olmadığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Mahkemece hatalı değerlendirmeye dayalı olarak kısmen yazılı şekilde yabancı para üzerinden hüküm tesisi doğru görülmemiş ise de davalı tarafın bu hususa ilişkin istinaf başvurusu bulunmadığından ve anılan husus kamu düzenine ilişkin olmadığından bu hususun inceleme konusu yapılmadığını, davacı vekilinin tüm alacağa dolar cinsinden hükmedilmesi gerektiğine ilişkin istinaf başvurusunun ise reddi gerektiği gerekçesiyle davacı ve davalı vekillerinin istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye  Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve davalı vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde belirttiği sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde belirttiği sebepler ile kararı temyiz etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacının ücretinin tespiti, fesih, fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil alacaklarının ispatı, ödenip ödenmediği, dava konusu alacakların hangi para birimine göre hüküm altına alınacağı noktasındadır.

2. İlgili Hukuk

1. 4857 sayılı İş Kanunu’nun (4857 sayılı Kanun) 120 nci maddesi hükmü atfıyla yürürlükte olan  14 üncü maddesi, 4857 sayılı Kanun’un  17, 41, 44, 46, 47, 63 ve 120 nci maddeleri.

2. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (6098 sayılı Kanun) 99 uncu maddesi.

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki  paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir

2. 6098 sayılı Kanun’un 99 uncu maddesi uyarınca; borç ülke parası dışında başka bir para birimiyle belirlenmiş ise borcun ödeme gününde ödenmemesi üzerine alacaklı, bu alacağının aynen veya vade ya da fiilî ödeme günündeki rayiç üzerinden Ülke parası ile ödenmesini isteyebilir. Dolayısıyla, borcun ödeme gününde ödenmemesi üzerine alacaklıya tanınan seçimlik bir hak sözkonusu olup hakkın kullanılması bozucu yenilik doğurucu nitelikte olduğundan talep hakkını kullanan alacaklının artık bu tercihinden dönmesi mümkün değildir.

3. Somut uyuşmazlıkta; dava konusu alacaklar için davacı taraf dava dilekçesiyle tercih hakkını kullanmış ve dava konusu alacakların Türk lirası üzerinden ödenmesini istemiştir. Her ne kadar davacı taraf, 17.08.2018 tarihli ıslah dilekçesi ile dava konusu işçilik alacaklarının tamamını ABD doları olarak arttırmış ise de ıslahın ABD doları üzerinden yapılması, dava dilekçesindeki tercihten dönülmesi mümkün olmadığından geçerli değildir.

4. Davacının dava dilekçesiyle tercih hakkını kullandığı, dava konusu alacakların Türk lirası üzerinden ödenmesini istediği ve bu talebe değer verilmesi gerektiği gözetilmeden hüküm altına alınan alacaklar için dava dilekçesindeki miktarlar için Türk lirası, ıslahla artırılan tutarlar için ABD doları üzerinden hükmedilmesi isabetsizdir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının  BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgililere iadesine,

Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,28.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

(Y. 9. HD 28/02/2023 tarih 2023/343 E., 2023/3071 K.)

Scroll to Top