Taraflar arasındaki TPMK Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu (YİDK) kararının iptali ve tasarım hükümsüzlüğü davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildi. Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip, gereği düşünüldü.
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı şirketin 13.07.2017 tarihinde 2017/04678 sayılı çoklu askı tasarımları için tescil başvurusunda bulunduğunu, müvekkilince bu başvuruya yapılan kısmen itirazın kısmen kabul edildiğini ve 2017/04678-1 nolu tasarımın iptaline karar verildiğini, 2017/04678-2 nolu tasarım yönünden ise itirazlarının reddedildiğini, oysa bu tasarımın da yenilik ve ayırt edicilikten yoksun olduğunu, müvekkilinin 2014/03415 sayılı faydalı modeli ile bu tasarım arasında ayniyet derecesinde benzerlik bulunduğunu, ayrıca davalının 2017/3736-5 sayılı tescili ve 2017/04678-1 nolu iptal edilen ürünü ile dava konusu tasarımın aynı olduğunu, tescil başvurusu yapılan ürünün başvuru tarihinden 1,5 yıl önce davalının web sitesinde yayınlandığını, aynı tasarımların 3. kişilerce de tasarım başvuru tarihinden önce piyasaya sunulduğunu, buna göre dava konusu tasarımların yeni olmadıklarını ileri sürerek 2018/T-227 sayılı YİDK kararının iptaline ve 2017/04678-2 sıra no.lu tasarımının hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı şirket vekili cevap dilekçesinde, müvekkilinin tasarımının mesnet gösterilen tasarımlar karşısında yeni ve ayırt edici olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
2.Davalı TPMK vekili cevap dilekçesinde, Kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, dava konusu tasarımın yeni ve ayırt edici olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalı Şirketin 2017 04678-2 sıra sayılı tasarımının, YİDK kararında geçen davacı tarafa ait tescilli tasarımlar ve dayanak görseller karşısında yenilik ve ayırt edicilik vasfının bulunduğu, davalıya ait 2017/04678-2 sıra sayılı tasarımın bilgilenmiş kullanıcı nezdinde yenilik ve ayırt edicilik koşulunu sağladığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; hükme esas alınan bilirkişi raporunda dosyaya sundukları delillerin değerlendirilmediğini, raporun eksik incelemeye dayalı bulunduğunu, mahkemece de bu rapora yaptıkları itirazların dikkate alınmadığını, dava konusu tasarımın yenilik ve ayırt edicilik vasıflarına sahip olmadığını, ilk bakışta dahi açıkça belli olan bu hususun yerel mahkemece göz ardı edilerek hüküm kurulduğunu, hükme esas alınan bilirkişi raporunda belirtilenin aksine, dava konusu tescilin, müvekkiline ait 2014/03415 sayılı faydalı model belgesindeki ürün ile ayniyet derecesinde benzer olduğunu, müvekkilinin faydalı modelindeki işlevsel özelliğin birebir taklit edildiğini ileri sürerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, dava konusu tasarımın yeni ve ayırt edici olduğunun dosya kapsamında alınan bilirkişi raporunda açıklandığı, söz konusu bilirkişi raporunun denetime ve hüküm kurmaya elverişli bulunduğu, bu nedenle hükme esas alınmasında bir isabetsizlik olmadığı, buna göre dava konusu tasarımın yenilik ve ayırt edicilik niteliklerini taşıdığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki nedenleri tekrar ederek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, YİDK kararı iptali ve tasarım hükümsüzlüğü istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2.6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun (6769 sayılı Kanun) 56 ncı, 64 üncü ve geçici birinci maddesi.
3. Değerlendirme ve Sonuç
Dava, tasarım başvurusuna yapılan itirazın reddine dair TPMK YİDK kararının iptali ile tasarım hükümsüzlüğüne ilişkindir.
Somut olayda, dava konusu tasarımın tescil başvurusunun 6769 sayılı Kanun’un yürürlük tarihinden sonra yapıldığı bu nedenle aynı Kanun’un geçici 1 inci maddesi hükmüne göre 6769 sayılı Kanun’un uygulanması gerektiği anlaşılmıştır.
6769 sayılı Kanun’un 56 ncı maddesinin birinci fıkrası hükmüne göre bir tasarımın tescilli tasarım olarak korunabilmesi için yenilik ve ayırt edicilik kriterine uygun olması gerekir. Bir tasarımın yeniliği kavramı o tasarımın aynısının ülkemizde ve dünyada kamuya arz edilmemiş olmasıdır. Ayrıca yenilik incelemesi mahkemelerce ve davalı Kurumca re’sen değerlendirilir. Zira 6769 sayılı Kanun’un 64 üncü maddesinin altıncı fıkrası davalı Kuruma da bu araştırma yükümlülüğünü yüklemiştir.
Ayırt edicilik kavramı ise seçenek özgürlüğü kapsamında bilgilenmiş kullanıcının bakış açısına göre daha önce piyasaya sunulmuş tasarımlara nazaran belirgin bir ayırt ediliciliğinin bulunmasını gerektirir. Ayırt edicilik tarafların dosyaya sunduğu delillere göre değerlendirilmelidir. Bu bağlamda mahkemece ve bilirkişilerce koruma talep edilen tasarımın, tasarım tanımına uygun olup olmadığına dair yenilik incelemesi yapılırken, tasarımın harcıâlem tasarım olup olmadığı, yeni bir emek ve fikri çabanın ürünü olup olmadığı, tarafların dosyaya sundukları deliller yanında hakimlik mesleğinin gerektirdiği genel hayat ve tecrübe kurallarına göre değerlendirilmelidir. Mahkemece bu ilkeler ve davacının dava dilekçesinde sunduğu üçüncü kişilere ve davalıya ait önceki tarihli tasarımlar çerçevesinde hükümsüzlüğü istenilen tasarımın önceki tasarımlara nazaran belirgin bir yenilik ve ayırt ediciliğinin bulunup bulunmadığı ve harcıâlem nitelikte olup olmadığı değerlendirilmeksizin ve inceleme yapılmaksızın karar verilmesi doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
1. Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA, 07.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
(Y. 11. HD. 07.06.2023 tarih ve 2022/108 E. 2023/3573 K.)