MARKA TESCİL ENGELİNİN BULUNUP BULUNMADIĞININ TESPİTİ. (07.06.2023)

Taraflar arasındaki Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu (YİDK) kararının iptali davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin tescilli ve tanınmış “MİGROS” markasının yanı sıra, müvekkili ile özdeşleşmiş ve tanınmış marka niteliğini haiz “M”, “MM” ve “MMM” markalarının ve logolarının da bulunduğunu, bu markalardan özellikle turuncu büyük harfle yazılmış “M” markasına dayalı seri markalarının olduğunu, bu kapsamda müvekkilinin 2018/12240 sayılı “M COIN” ibareli marka başvurusunda bulunduğunu, başvurunun Markalar Dairesi Başkanlığı tarafından 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunu’nun (6769 sayılı Kanun)  5 inci maddesinin birinci fıkrasının (b), (c) ve (d) bentleri uyarınca reddine karar verildiğini, bu karara yaptıkları itirazın ise YİDK tarafından reddedildiğini, alınan kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, başvuruda yer alan turuncu “M” logosunun markayı ayırt edici hale getirdiğini, başvuru konusu ibarenin tescili talep edilen mal ve hizmetlerle herhangi bir ilişkisi bulunmadığını, markanın esas unsurunun “COIN” ibaresi olarak kabul edilmesinin doğru olmadığını, bu haliyle dava konusu başvurunun ayırt ediciliğinin bulunduğunu, bu ibarenin başvuru kapsamındaki mal ve hizmetler yönünden tanımlayıcı ya da tasviri niteliğinin de bulunmadığı, yine ticaret alanında herkes tarafından kullanılan işaretlerden de olmadığını, davalı Kurumun “COİN” ibareli başkaca markaları tescil ettiğini ileri sürerek YİDK’in  2018-M-5023 sayılı kararının iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; Kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile  davaya konu marka başvurusu soyut ve somut ayırt edicilik niteliği  taşıdığından 6769 sayılı Kanun’un  5 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi koşullarının bulunmadığı, öte yandan dava konu marka başvurusunun tanımlayıcı ve vasıf bildirici nitelik taşımadığı, bu nedenle   6769 sayılı Kanun’un  5 inci maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi maddesindeki mutlak red engelinin de oluşmadığı, son olarak aynı Kanun’un (d) bendi  koşullarının da somut olayda bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, YİDK’in 2018-M-5023 sayılı kararının iptaline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; hükme esas alınan bilirkişi raporuna yaptıkları itirazların değerlendirilmediğini, hatalı değerlendirmeler içeren rapor kapsamında kurulan hükmün hukuka aykırı olduğunu, mahkemece  “M” ibaresinin ayrı “coin” ibaresinin ayrı olarak değerlendirildiğini, oysa “mcoin” ibaresinin bir bütün halinde sanal bir para birimini ifade ettiğini ve tasviri bir anlama sahip olduğunu, markadaki turuncu renk unsurundan ve “M” harfinin farklı yazıldığından bahsedilmiş olsa da bunların geri planda kaldıkları ve markanın “MCOİN” olarak okunup algılanmasının önüne geçemeyeceğini, “Mcoin” ibaresinin sanal para birimini ifade ettiğini, sanal alışverişte kullanılan ve tedavülü mümkün olan bir para birimi olduğunu, tüm bu bilgiler ışığında “mcoin” ibaresinin bütün olarak tasviri nitelik taşıdığını, somut veya soyut ayırt ediciliğinin bulunmadığını, 6769 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (b), (c) ve (d) bentleri uyarınca tescil edilemeyeceğini, kararın hukuk aykırı olduğunu belirterek Mahkeme kararının kaldırılmasını ve davanın reddini istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile başvuru konusu işaretin yuvarlak şekilli turuncu bir zemin üzerinde yuvarlağın içine yerleştirilmiş büyük puntolardan oluşan bir “M” harfi ile bu harfin altında daha küçük puntolarla yazılmış “COIN” ibaresinden oluştuğu, bu haliyle başvuruda yer verilen şekil unsuru bir ayırt edicilik taşımadığından başvurunun “Mcoin” olarak algılanacağı, başvuruyu oluşturan “MCOIN” ibaresinin “mobilecoin” ibaresinin kısaltması olarak kullanılmakta olduğu,  iptali istenen YİDK kararında da belirtildiği üzere bir kripto/dijital para biriminin adı olduğu, dolayısıyla bu anlamı itibariyle dava konusu başvurunun tüketicilerce marka olarak algılanması, belirli bir işletmeye ait mal ve hizmetleri, başka işletmelere ait mal ve hizmetlerden ayırt etmeyi sağlamasının mümkün bulunmadığından marka başvurusunun 6769 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi anlamında ayırt edici olmadığı, söz konusu ibareinin 6769 sayılı Kanun’un  5 inci maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi uyarınca da ticaret alanında herkes tarafından kullanılan bir ibare olduğu için başvuru kapsamındaki tüm mal ve hizmetler yönünden tescili mümkün olmayan bir işaret olduğu, aksinin kabulü halinde bir kripto para biriminin adı olarak kullanılan ve piyasada tedavül eden “M Coin” ibaresinin davacının tekeline bırakılması gibi bir sonuç doğacağı, dava konusu başvuruda “M” harfinin davacı adına tescilli tanınmış marka olduğu ve başvurunun da bu markanın serisi niteliğinde olduğu ileri sürülmüş ise de dava konusu mutlak ret nedenlerinin seri marka gerekçesiyle aşılmasının mümkün olmadığı,   ilk derece mahkemesince hükme esas alınan bilirkişi raporunda, 6769 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (b), (c) ve (d) bentleri koşullarının oluşmadığı açıklanmışsa da bu raporda “m coin” ibaresinin bütün olarak bir kripto para biriminin adı olduğunun gözden kaçırılarak yalnızca “coin” ibaresinin para birimi olarak kullanıldığı kabul edilip buna göre değerlendirme yapıldığı, bu nedenle bilirkişi raporuna itibar edilmediği gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmünün kaldırılmasına, yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına, davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; Bölge Adliye Mahkemesi kararının aksine davaya konu marka başvurusunun  6769 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (b), (c) ve (d) bentleri gereğince reddinin hukuka aykırı olduğunu, ibarenin tanımlayıcı olmadığını, markanın dizaynının markaya ayırtedicilik sağladığını, müvekkilinin M esas unsurlu birçok seri markası bulunduğunu,  Kurum nezdinde tescilli birçok “coin” ibareli markanın tescilli olduğunu, uzun yıllar kullanılan “M” harfinin ayırtedicilik kazandığını, tescil talebinin reddine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, YİDK kararının iptali istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6769 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (b), (c) ve (d) bentleri.

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Davacı taraf  2018/12240 başvuru numaralı “MCOIN” ibaresinin 09, 35, 36 ve 38. sınıflarda tescili için Türk Patent ve Marka Kurumuna  başvuruda bulunmuş,  YİDK   6769 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (b), (c) ve (d) bentlerine dayanarak başvurunun reddine karar vermiştir.

İlk Derece Mahkemesince marka başvurusuna konu ibarenin  soyut ve somut ayırtediciliğe sahip olduğu, tanımlayıcı ve vasıf bildirici nitelik taşımadığı, tescilinin mümkün olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, davalı tarafın istinafı üzerine Bölge Adliye Mahkemesince “COIN” ibaresinin ticaret alanında cins, vasıf bildirici özelliği olduğu, ayırt edici özelliği bulunmadığı, kripto/dijital para biriminin adı olduğu gerekçesiyle davacı başvurusunda yer alan tüm sınıflar yönünden davanın reddine karar verilmiştir.

 İlk Derece Mahkemesince alınan bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere “COIN” ibaresi günümüzde sanal/dijital para birimi anlamını taşıyan ve herkesçe bilinen bir tabirdir. Bu durumda davacının başvuru markası kapsamındaki tanımlayıcı olmayan diğer mal ve hizmetler için 6769 sayılı Kanun’un 5 inci maddesinde öngörülen genel bir tescil engeli bulunmamaktadır.  O halde davacı tarafın başvuru markasında yer alan 36. sınıftaki “finansal ve parasal hizmetler” açısından  tescil engelinin bulunduğu ancak diğer mal ve hizmetler açısından az yukarıda anılan Kanun maddeleri açısından tescil engeli bulunmadığı gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken yukarıda özetlenen gerekçe ile davanın tümden reddine karar verilmesi doğru olmamış kararın bozulması gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davacı vekilinin bozma kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının REDDİNE,

2. Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA, 07.06.2023  tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

(Y. 11. HD. 07.06.2023 tarih ve 2022/29 E. 2023/3559 K.)

Scroll to Top