AVANS OLARAK VERİLEN ÇEKLER NEDENİYLE BORÇLU OLUNMADIĞININ TESPİTİ, İSTİRDAT. (19.06.2023)

Taraflar arasındaki istirdat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin parti malzemesi satımı işi ile iştigal ettiğini, tarafların arasında birçok mal alım satım işleminin gerçekleştiğini, taraflar arasındaki ticaretin davacı tarafından gerek çek verilmesi gerek banka havalesi gerekse de elden nakit tahsilat şeklinde sürdüğünü, taraflar arasındaki anlaşma gereği müvekkilinin sipariş ettiği malların bedellerini belirtilen ödeme şekliyle ödediğini ve akabinde davalı tarafından malların teslim edildiğini, müvekkilinin yapılacak alışveriş karşılığı olarak nakit ödemeler hariç davaya konu 10 adet çeki davalı tarafa teslim ettiğini ve teslim etmiş olmasına rağmen davalı tarafça müvekkilinin talep ettiği malların tam olarak teslim edilmediğini, müvekkilinin davalı tarafa bedelsiz kalan çekler dahil olmak üzere 198.798,38 TL fazla ödeme yaptığını, davalı tarafından çek konusu malların teslim edilmediği halde çeklerin iade edilmediğini ileri sürerek müvekkilinin davalı şirkete borçlu olmadığının tespitine, 30.11.2018 tarihli 47.000,00 TL bedelli ve 27.12.2018 tarihli 48.000,00 TL bedelli çeklerin müvekkiline iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında çeklerin bankaya ibraz edilmesi nedeniyle davacı tarafından bedelleri ödenmiş olduğundan dava istirdat davasına dönüşmüştür.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde;  davacı tarafından davalıya satın alınan malların karşılığında toplamda 10 adet ve toplam bedeli 437.000,00 TL olan çeklerin verildiğini, davalı tarafından davacıya malların eksiksiz ve tam olarak teslim edildiğini, eksik mal teslim edildiğine dair iddiaların gerçek dışı olduğunu, davacıdan alınan tüm çeklerin tahsil edilmiş olması halinde bile bugün tarihi itibariyle davalının davacıdan 59.650,45 TL alacağının bulunduğunu, kaldı ki dava dilekçesinde 8 adet çekin ödendiğinin davacı tarafından açıkça kabul edildiğini, davacının davalıya yönelik malların eksik teslim edildiğine ilişkin bir ihtarının olmadığını savunarak davanın reddi ile davacı aleyhine alacağın %20’sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan inceleme neticesinde düzenlenen raporda dava tarihine kadar olan dönemde taraf defterlerinin birbiri ile uyumlu olduğu, tarafların defterleri arasındaki uyumsuzluğun davalının dava tarihinden sonra düzenlemiş olduğu 19 adet faturanın davacı defterlerinde yer almaması olduğu, davacının bu 19 adet faturanın içeriğini kabul etmemiş ve belirtilen faturaların ve malların kendisine teslim edilmediğini, faturalarda teslim alan kısmında imzası bulunan Abdullah Kamçı’nın kendi çalışanı olmadığını iddia ettiği, İzmir Sosyal Güvenlik Kurumuna (SGK) müzekkereye gelen yazı cevabında Abdullah Kamçı’nın Ege Süs Parti…A.Ş. çalışanı olduğu, davacının çalışanı olmadığının anlaşıldığı, tüm dosya kapsamına göre dava tarihinden sonra davalı tarafından düzenlenen fatura içeriği malların davacıya teslim edilmediği gerekçesiyle davanın kabulüne,  95.000,00 TL  alacağın 47.000,00 TL’sine 30.11.2018 tarihinden,  48.000,00 TL’sine 27.12.2018 tarihinden  itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili tarafından 2018 yılı Aralık ayında düzenlenen faturalara konu olan malların davacının yanında o dönemde çalışan Abdullah Kamçı’ya teslim edildiğinin irsaliyelerden açıkça anlaşıldığını,  mahkemece SGK’ ya yazılan müzekkereye verilen cevap ile Abdullah Kamçı’ nın Ege Süs Parti Eşyaları Kırtasiye ve Ticaret A.Ş’de 04.01.2019 tarihinde işe başladığı ve davalı müvekkili şirkette çalışmadığının anlaşıldığını, davaya konu olan faturaların düzenlenme tarihleri ve malların teslim tarihlerine bakıldığında tüm faturaların 2018 yılı Aralık ayında düzenlendiği ve bu tarihlerde malları teslim alan Abdullah Kamçı’nın müvekkili şirket çalışanı olmadığını, Abdullah Kamçı’nın SGK kayıtlarına göre müvekkili şirketin ortağı olan Ercan Arkun’un ortaklığı bulunduğu Ege Süs Parti Eşyaları Kırtasiye ve Ticaret A.Ş’de 04.01.2019 tarihinde çalışmaya başlaması nedeniyle davanın kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu, bu şirket ile müvekkili şirketin birbirinden farklı ayrı iki tüzel kişiliğe sahip iki şirket olduğunu ve bu durumun müvekkili şirketin faturalara konu malları danışıklı olarak bu kişiye teslim etmiş gibi gösterdiğine karine teşkil edemeyeceğini, kaldı ki Abdullah Kamçı’ nın diğer şirkette çalışmaya başlamasının teslim tarihlerinden sonra 04.01.2019 tarihi olduğunu, Abdullah Kamçı’ nın davacı şirkette sigortasız olarak çalıştırılmış olmasının malların davacıya teslim edildiği gerçeğini değiştirmeyeceğini, ayrıca Abdullah Kamçı’ nın faturaların düzenlenme tarihlerinde nerede çalışmakta olduğu tespit edilmeden eksik inceleme ile karar verilmesinin hatalı ve hukuka aykırı olduğunu savunarak kararın kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillerle, usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle hükme esas alınan bilirkişi raporunun oluşa, somut olayın özelliklerine uygun, açık, anlaşılır, taraf ve yargı denetimine uygun olmasına, tarafların ticari defterlerine göre dava tarihi itibariyle davacı şirketin davalı şirketten alacaklı olmasına, davalı tarafından dava tarihinden sonra kesilen 19 adet faturanın davacı tarafa tebliğ edildiğinin ve faturalara konu malları teslim alan Abdullah Kamçı’nın davacı şirket yetkilisi/çalışanı olmamasına, faturalara konu malların davacı şirkete teslim edildiğinin usulüne uygun delillerle ispatlanamamasına göre kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği, ihtilafın doğru olarak tanımlandığı, inceleme konusu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf sebepleriyle kararın kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, avans olarak davacı tarafından davalıya verildiği iddia olunan çeklerin karşılığında davalı tarafından malların davacıya teslim edilip edilmediği, yargılama sırasında ödenen çek bedellerinin davacı yararına istirdadına karar verilip verilemeyeceği noktalarında toplanmaktadır.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun  222 inci maddesi ve 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin birinci alt bendi, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 21 inci maddesi

3. Değerlendirme

Dava avans olarak verilen çekler nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.

İlk Derece Mahkemesince çeklerin karşılığı olan malların dava dışı Abdullah Kamçı’ya teslim edildiği ancak bu kişinin davacının çalışanı olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, Bölge Adliye Mahkemesince de davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Davalı tarafından çeklerin karşılığı olan malların davacıya teslim edildiğine ilişkin irsaliyeli faturalar dosyaya sunulmuş olup faturalarda imzası bulunan Abdullah Kamçı’nın SGK kayıtlarına göre davacının çalışanı olmadığı, 2019 yılından itibaren dava dışı şirkette çalıştığı gerekçesiyle hüküm kurulmuşsa da yapılan araştırma yeterli olmamıştır.

Öncelikle faturalarda imzası bulunan Abdullah Kamçı’nın davetiye ile çağrılarak imzasının bulunduğu faturalar konusunda imzanın kendisine ait olup olmadığı ve o tarihte nerede ve kimin yanında sigortalı ya da sigortasız çalıştığına ilişkin beyanının alınması, ayrıca işverenlerce işçinin sigortasız çalıştırılması da söz konusu olduğundan fatura tarihleri yazılarak Abdullah’ın bu tarihlerde nerede çalıştığının  davacıya  komşu  işyerlerinden  sorulması  ve  araştırılması  için  müzekkere  yazılarak   tüm deliller birlikte değerlendirildikten sonra karar verilmesi gerekirken eksik incelemeyle karar verilmesi doğru olmamıştır, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2.  İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA, 19.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

(Y. 11. HD 19.06.2023 tarih 2022/432 E. 2023/3878 K.)

Scroll to Top